"1000 Çiftçi 1000 Bereket" iklim dostu üretimi teşvik ediyor

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kimya-Metalurji Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, "1000 Çiftçi 1000 Bereket" programıyla çiftçilerin, gübre, kimyasal, su ve enerjiyi verimli şekilde kullanmalarını sağlayacak dijital tarım uygulamalarını öğrenerek hem kendi maliyetlerini hem de tarımsal üretimin gezegene maliyetini azalttıklarını söyledi.

"1000 Çiftçi 1000 Bereket" iklim dostu üretimi teşvik ediyor
Yazar: TarımTR Editör Ekibi
Yayınlama: 10 Kasım 2022 - 13:39

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kimya-MetalurjiFakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim veTüketim Derneği Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, "1000 Çiftçi 1000Bereket" programıyla çiftçilerin, gübre, kimyasal, su ve enerjiyi verimlişekilde kullanmalarını sağlayacak dijital tarım uygulamalarını öğrenerek hemkendi maliyetlerini hem de tarımsal üretimin gezegene maliyetini azalttıklarınısöyledi.

"1000 Çiftçi 1000Bereket" programı, Cargill Türkiye şirketi tarafından çiftçilerin veriminive refahını artırmak, tarlada sosyal ve dijital dönüşümü desteklemek ve tarladasürdürülebilir yöntemleri yaygınlaştırmak amacıyla 2019'da başlatıldı.

Çiftçiler, ücretsizprogram sayesinde dijital toprak analizleri, dijital tarım araçları ve finansalokur yazarlık gibi konularda bilgi sahibi olurken istedikleri her zamandanışmanlık hizmeti alabiliyor.

Aralarındaakademisyenlerin de olduğu alanlarında uzman isimler tarafından verileneğitimlerle çiftçilerin yerel deneyimlerinin yeni bilgi ve teknolojilerlezenginleştirildiği programın tarlada sürdürülebilirlik yönetimi çalışmaları,Cargill Türkiye ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) iş birliğinde, İTÜNOVATeknoloji Transfer Ofisi ile gerçekleştiriliyor.

Program hakkında AAmuhabirine bilgi veren Karaosmanoğlu, "1000 Çiftçi 1000 Bereket"in,Türkiye'de, tarlada sürdürülebilir üretim odaklı ilk kurumsal sosyal sorumlulukprojesi olduğunu belirtti.

Karaosmanoğlu,"Programda çiftçiler dijital tarım uygulaması sayesinde toprağını teknikolarak iyi ve doğru tanıyor. Gördüğü ve görmediği etkileri öğreniyor.Gübresini, kimyasalını, suyunu, enerjisini verimli tüketiyor. Bu da, kaynakverimliliği; insan, doğa, çevre ve iklim dostu üretim demek. Böylece çiftçimizinhem akçeli maliyeti hem de tarımsal üretimin gezegene maliyeti azalıyor."dedi.

Program kapsamında 14ilde, 4 bini aşkın ayçiçeği, kanola ve mısır üreticisine ulaşıldığı bilgisinipaylaşan Karaosmanoğlu, çiftçi eğitimleri, tarladaki atık plastik ve tehlikeliplastik sorununa yerinde çözümler, enerji-su-kaynak verimliliği, iklimokuryazarlığı ve karbon ayak izini azaltma gibi konularla ilgilendiklerinibildirdi.

Projenin ilk aşamasında"Tarlada Sıfır Atık" için çalıştıklarını, Konya ve Karaman pilotbölge çalışmalarında, sahadan verilerle atık haritalaması yaparak "TarladaSıfır Atık Yönetim Sistemi"ni geliştirdiklerini aktaran Karaosmanoğlu,tarladaki plastik ve tehlikeli plastik atıkların, yasal zincirde geri dönüşümkapsamında, ham madde veya çimento üretiminde alternatif yakıt olarakdeğerlendirilmesini sağlayarak katma değer oluşturduklarının altını çizdi.

Pilot bölgelerde, farklıbüyüklüklerdeki tarlalarda ayçiçeği, kanola ve mısırın karbon ayak izini tespitederek gezegene maliyetlerini ortaya koyan "Yaşam DöngüsüDeğerlendirmesi" projesini de program dahilinde hayata geçirdiklerini dilegetiren Karaosmaoğlu, "Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi ürün veya hizmetinyaşamın farklı aşamalarındaki çevresel etkilerinin saptanması, toprak, hava,su, canlı ve iklime yapılan tüm etkilerinin belirlenmesi, girdilerinazaltılması, en iyi atık-su-enerji yönetiminin uygulanması için önemli birkarar verme ve karşılaştırma aracı." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. FilizKaraosmanoğlu, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasındayer alan "açlığa son verme" hedefine ulaşmak için sorumlu üretim vetüketimin önemli olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Sürdürülebilir tarımiçin enerji, su ve atık yönetimi en iyi teknolojilerle yapılmalı. Gübre vetarım kimyasalları miktarının en aza indirilmesi, uygun reçetelerle gereğincetüketilmesi şart. Böylece atık ambalaj miktarı da azalır. Tarladan çıkan tümatıklar, odunsu atık ve artıklar ile plastik atıklar, yasal zincirde, işdünyasına katma değer oluşturması. Hem tüketici hem de üretici olan çiftçimizatıklarını en iyi şekilde yönetmelidir."

Hayata geçirilenprojelerin sosyal etkisinin ölçüldüğü ve 1:1 oranı üzerinde hesaplanan"Sosyal Etki Ölçümleme ve Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü (SROI)"oranında önemli bir ilki başardıklarını dile getiren Karaosmaoğlu, 1000 Çiftçi1000 Bereket programına yapılan her 1 TL'lik yatırımın, 2019, 2020 ve 2021yıllarında sırasıyla 2,53; 2,78 ve 3,03 TL'lik sosyal getiriye ulaştığıbilgisini verdi.

Enerjinin, suyun ve atığıniyi yönetilmesi gerektiğine ve bu anlayışı tüketimin olduğu her alanayansıtabilmek için sürdürülebilir yaşam kültürünün önemli olduğuna değinenKaraosmanoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Toplum olarak,atığın, ulusal servet olduğunu unutmamalıyız. Ahşap, cam, metal, plastik,tekstil, kullanılmış kızartma yağı, kullanım ömrünü tamamlamış madeni yağ hattabir otomobil bile ham maddedir. Dünyanın kaynakları sınırlı. Mevcut ve gelecek nesilleridesteklemek için insanların ve doğanın üretken bir uyum içinde var olabileceğikoşulları yaratmak, korumak ve sürdürmek gerekiyor. Kaynaklarımızı, doğalsermayeyi daim kılmalı, su ve kara ekosistemleri arasındaki etkileşimidengelemeli, evde, işte, okulda, yolda, tarlada, ormanda sürdürülebilir yaşamiçin her birimize düşen görevleri yerine getirmeliyiz."

İş BAnkası Traktör Kredisi

0 Yorum